Çocuğunuzun cümlelerini tamamlamasına izin verin. Pek çok iyi niyetli ebeveyn çocukları konuşurken, iyi fikirlerini ve düşüncelerini paylaşırken araya girmeyi, çocuklarının cümlelerini onlar adına tamamlamayı sever. Maalesef, çocuğunuzun özgüven kazanmasına yardımcı olmaz. (“Galiba benim söylediklerimin bir önemi yok ya da ilginç değiller.”) Çocuğunuz cümlesini tamamladıktan sonra istediğiniz gibi fikirlerinizi ve izlenimlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bölmeyin. Bu da çok sı karşılaşılan bir durumdur. Çocuğunuzun söyleyeceği şey konusunda çok heyecanlı olabilirisiniz ve paylaşacak fikirlerle dolu olabilirsiniz. Bu yüzden çocuğunuz cümlesinin yarısındayken araya girersiniz. Eğer bunu yeterince sık yaparsanız çocuğunuzu geri çekilme tehlikesine atarsınız. (“Galiba annemin fikirleri benimkilerden daha önemli.”)
Eleştirmeyin. Çocuğunuz eleştirileceğini biliyorsa ağzını sıkı tutacağı kesindir. Bu mantıklıdır da. (“Söylediklerim değersizleştirilecekse neden konuşayım ki?”) Bazen bu durum kaynaklı ebeveynler çocuklarına bir soru sorduklarında neden hep “Bilmem” cevabını aldıklarını merak ederler.
Dinleyin. Çocukların özellikle güvendikleri insanlarla bir şeyler paylaşmak istemeleri doğaldır. Çocuğunuz sizinle bir şeyler paylaşmanın “güvenli” olduğunu hissettiğinde (örneğin, eleştirilmeyeceklerini ya da sözlerinin kesilmeyeceğini ve cümlelerini tamamlayacak kadar zamanları olduğunu bildiklerinde), nasıl da kendini açtığını görebilirsiniz. Kişiliğinin canlanıp çiçeklenmesini gözlemleyebilirsiniz.
Övün. Bunun ne kadar üzerinde dursam az: çocuğunuz övgüye değer bir şey söylediğinde onu onaylayın. Hepimiz iltifatları severiz, ancak itifatların gerçekçi olduğu durumlarda özgüven artar. Bu da bize en başta iltifat kazandıran her neyse bunu tekrar etmek için motive olacağımız anlamına gelir. Bu özgüven kazandırmanın harika bir yoludur.
Bir öz-değerlendirme yapın.Utangaçlık ölçeğinde siz nerede duruyorsunuz (10 = özgüvenli; 0 = çok utangaç?) Utangaçlık konusunda çocuğunuza siz mi örnek oluyorsunuz? Eğer size daha doğru geliyorsa kendinize yardım etme yöntemleriyle başlamak isteyebilirsiniz ya da eğer süreci hızlandırmak istiyorsanız bir uzmana danışmayı düşünebilirsiniz (kendiniz ve hatta belki de çocuğunuz için) Kaynak: HuffingtonPost
Ayşe Başak Erk
Comentarios