Geçiş nesnesi, D. Winnicott tarafından tanımlanmıştır. Çocuklar, anneden ayrı birer birey olduklarını fark ettiklerinde, kendi bedenlerinin sınırları tanımaya başlar. Anneden ayrılma çocukta yoğun kaygıya sebep olur, bu süreç ile baş etmek için anneyi hatırlatan/anımsatan bir nesne çocuk tarafından seçilir. Nesne seçiminde çocuk kokuyu, görünümü, taşınabilirliği ve yumuşaklığı göz önünde bulundurur (Winnicott). Winnicott’ un belirttiği üzere geçiş nesnesi 4-6, 8-10 aylarında önem kazanır, cinsiyete göre farklılık göstermez. Çocuk 6-7 yaşlarına yaklaştığında günlük hayatında geçiş nesnesine ihtiyacı ortadan kalkmaya başlar. Stres durumlarında, kriz anlarında ise çocuk tekrar geçiş nesnesini kullanarak sakinleşmek isteyebilir.
Çocuğun anneden ayrışma sürecini sağlayan geçiş nesnesi de bir süre sonra önemini yitirir ve unutulur. Ama çocğun kendisi için çok kıymetli olan geçiş nesnesinden vazgeçebilmesinin koşulu; kendi ayrışma süreciyle ve temposuyla uyumlu olarak, nesneden vagzeçme zamanının geldiğini hissettiğinde bizzat kendisinin bu yönde adıma atmasıdır.Bazı anneler vaktinden evvel küçük çocuklarının bir hayli yıpranmış ve eskimiş yastık kılıfını, yastığını,yorganını, ayıcığını, bebeğini ortadan kaldırdıklarında veya çöpe attıklarında, bunun çocuk için ne kadar travmatik olduğunun farkında değildirler. Çocuk, bedeninin bir parçası olarak algılamaya devam ettiği bir nesneye yönelik saldırıyı, kendi benliğine yönelik bir tehdit unsuru olarak duyumsar. ( Elda Abrevaya ).
Comments