top of page
Ayşe Başak Erk

Konuk Yazar: Çocuklarda Öfke Nöbetlerinin Olası Sebepleri,Öfke Nöbeti Anında Neler Yapılabilir?

Keyifli Okumalar! Çocukların yaşadığı sevinç, korku, acı vb. birçok duygu gibi öfke de kabul edilebilir, doğal hatta gerekli bir duygudur. Diğer tüm duygular gibi öfkenin de bastırılmaması, ifade edilmesine fırsat tanınması gerekir. Önemli olan çocuğun öfkelenmesi değil, öfkesini nasıl ifade ettiğidir. Okul öncesi dönemdeki çocuklar hissettiklerini henüz bir yetişkin düzeyinde ifade edemeyecekleri için öfkelerini kontrol etmekte oldukça zorlanırlar ve kimi zaman bu öfkelerini bağırma, ağlama, kusma, kendisine ve çevresine zarar verme şeklinde de dışa vurabilirler. 2- 3 yaş yaşlarında öfke nöbetlerinin en kötü halleri görülebilirken, çocuğun 5-6 yaşlarına kadar öfkesini uygun yollarla ifade edememesi de sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Öfke nöbetlerinin sona ermesi ebeveyn tutumları ve çocuğun gelişimiyle yakından ilgilidir. Öfke Nöbetlerinin Olası Nedenleri:

  1. İlgi çekme isteği

  2. Sözel ifade becerilerinin henüz tam gelişmemiş olması

  3. Uykusuzluk, yorgunluk, açlık, hastalık vb.

  4. Bağımsızlık isteği

  5. Çocuğun duygularını kontrol edememesi

  6. Anne babanın öfkesini sağlıklı yollarla ifade etmemesi ve çocuğun model alması

  7. Öfke krizleri sonunda isteğini elde etmesi

  8. Ebeveyn tutumlarının tutarsız olması Öfke Nöbetlerinin Oluşumu Önlenebilir mi? 1- Birinci adım öfkenin kaynağının keşfedilmesi Öfkenin kaynağı keşfedilirse problem oluşmadan çözümlenebilmesi, kontrol altına alınabilmesi mümkündür. Etkin dinleme yönteminin kullanılması öfkenin altında yatan nedenlerin anlaşılmasını kolaylaştırır. Bunun için “Çocuklarla Sağlıklı İletişimin Anahtarı” isimli rehberlik bültenimizden yararlanabilirsiniz. 2- Uyarı sinyalleri önceden fark edilmeli. Öfkelendiğinde yaşadığı bedensel değişimlerin (yüzünün kızarması, hızlı nefes alıp verme, vücudunun kasılması vb.) farkına varılmalı ve çocuğun da bu uyarı sinyallerini tanımasına yardımcı olunmalı. “ Dişlerini sıkmaya başladın” , “Çok hızlı nefes almaya başladın, farkında mısın?” Böylece öfkesi, nöbete dönmeden nasıl kontrol edebileceğine, nasıl rahatlayabileceğine dair sağlıklı öfke kontrol becerileri öğretilebilir. Rahatlama Teknikleri

  9. Nefes egzersizleri: Baloncuk üfleme Diyafram nefesi: “Sinirlenmeye başladığını hissettiğin an bağırmak yerine sana öğreteceğim şeyi yapabilir ve kendini sakinleştirebilirsin. Sen iyice öğrenene kadar birlikte yapalım.” denilir. İlk aşama “ Dur ve sakin ol”. İkinci aşama, “Yavaşça karnından uzun ve derin bir nefes alarak içinden 4’e kadar say. Şimdi 2’ye kadar say ve nefesini tut. Yine içinden 4’e kadar sayarak aldığın nefesi ağzından ver.” Nefesi burnundan alıp ağzından vermesi ve bu esnada göğüs kafesinin değil, karnının hareket etmesi gerekmektedir.

  10. Öfkesini resimle ifade etmesi: Onu kızdıran şeyi çizebilir. Daha sonra kağıdı küçük parçalara ayırması ve öfkesini atması istenebilir.

  11. Su, kum, hamur ile oynanan oyunlar çocuklar için çok rahatlatıcıdır.

  12. Fiziksel aktivitelerle ( jimnastik, yüzme, dans etme, koşma, zıplama vb.) çocukların enerjilerini boşaltmaya ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır.Sakinleşme kutusu yapmak için yazımıza göz atabilirsiniz. 3- Öfke nöbetleri ile ilgili kayıt tutmak büyük önem taşımaktadır. Sıklıkla nerede ve ne zaman oluyor? Öfke nöbetleri öncesi ve sonrasında neler yaşanıyor? Daha çok kimin yanında gerçekleşiyor? Öfke nöbetleri sonrasında nasıl sakinleşiyor? vb. Bu durumlara dikkat edilmesi hem öfkenin kaynağının keşfedilmesinde, hem de öfke nöbetleriyle baş edilmesinde yardımcı olan unsurlardır. 4- Ön uyarıda bulunulmalı. Parkta oyun oynayan çocuğa direkt “Hadi eve gidiyoruz” demek yerine eve dönme vaktinin yaklaştığına dair ön uyarı verilmelidir. Bu uyarı çocuğun zihnen hazırlanmasına fırsat tanır. Uyarı “15 dakika sonra parktan ayrılıyoruz” yerine “5 kere kaydıktan sonra gidiyoruz” şeklinde verilmelidir. Okul öncesi çocuklarının zaman algısı henüz yetişkinlerin algıladığı düzeyde olmadığı için ön uyarının dakika üzerinden verilmesi çocuklar için belirsizdir. 5- Çocuğun yaşı kadar kural koyulmalıdır. Kural koymamak kadar fazla kural koymanın da çocuğun gelişimi için sağlıklı olmadığı bilinmektedir. Özellikle öfke krizi yaşayan çocuklarda kıyafet seçimi gibi daha esnek davranılabilecek konularda kontrol mümkün olduğunca çocuklara verilmelidir. 6- Çocuğun baş edebildiği durumlar fark edilip, övülmeli. Oyunda hile yapan arkadaşına sinirlenen çocuk için, “Arkadaşına öfkelenmek/oyunu bırakmak yerine arkadaşına oyunun kurallarını hatırlattığın için çok mutlu oldum” 7- Çocuğun duygularını tanıması ve adlandırması sağlanmalıdır. Çocuğun kendisini nasıl hissettiğini anlatabilmesi için duygu ifadelerini biliyor olmalıdır. Kızgın, üzgün, öfkeli, sinirlenmiş, gergin vb. kelimeleri günlük dilde kullanarak çocuğun da öğrenmesi sağlanmalıdır. Bu duyguları öğretirken çeşitli yüz ifadelerinden yararlanılabilir.            Öfke Nöbeti Anında...

  13. Öfke nöbeti esnasında akılcı, uzun konuşmalar yapılmamalıdır. Yaptığı davranışın nedenini sorgulamak, ikna etmeye çalışmak gereksizdir.

  14. Tercihen çocuk öfke krizi anında yalnız bırakılmamalı ama yaptığı davranış görmezden gelinmelidir. “Bu şekilde seni anlayamıyorum. Ben buradayım. Sakinleşene kadar bekleyeceğim.” denilerek kriz sonlanana kadar sözel iletişim bitirilir. Ancak çocuğun çevresindekilere vurarak karşılık verdiği bir durum varsa “Bana vuramazsın. Sakinleştiğinde haber ver, konuşalım” diyerek ortam değiştirilmesi daha uygundur.

  15. Öfke nöbetinin kontrol dışına çıktığı hissedildiğinde ( örn: kendisine zarar veriyorsa) çocuğun sırtını göğsünüze yaslayacak şekilde sıkıca sarılın ve sakinleşmesini bekleyin.

  16. Çocuğun öfke nöbeti esnasında ebeveynleri sakin kalmalı ve fazla tepki vermemeye çalışmalı. Anne babalar kendilerini kontrol edemediğinde çocuklarına öfkelerini kontrol edebilmelerini öğretmelerini beklemek pek de gerçekçi değildir. Onun yerine öfkenin bu şekilde ifade edilmesinin doğru bir davranış olduğunu öğretirsiniz.

  17. Öfke krizi öncesinde çocuğun herhangi bir isteği, beklentisine “Hayır” cevabı verildi ise, bu cevap öfke krizi anında veya sonrasında kesinlikle değiştirilmemelidir. Öfke nöbetlerinin istenileni elde etmenin bir yolu olmadığı gösterilmelidir.

  18. Öfke nöbeti sonrasında sakinleştiğinde “ Seni çok seviyorum ama bu şekilde bağırmandan hoşlanmıyorum.” diyerek davranışının doğru olmadığı hakkında konuşulmalıdır. “Bağırıp, ağlamak yerine ne yapabilirdin? diyerek olası çözüm önerileri çocukla birlikte değerlendirilmelidir.

  19. Bunlara ek olarak yaşanan öfke nöbeti ya da çatışma içeren hayali bir durum dramatize edilebilir. Bu dramatik oyunda anne babalar çocuk, çocuklar da ebeveyn olabilir. Yaratılan dramatizasyon ortamı çocuğun duygularını ifade etmesine ve sorun çözme becerilerine yardımcı olur.İyi Haber! Bilimsel araştırmalar göstermektedir ki ağlamak stres sonucu vücutta biriken maddelerin atılmasını sağlar ve gerilimi azaltır. Bu nedenle çocukların ağlaması bastırılmamalı sadece öfkesiyle baş etme yöntemleri öğretilmelidir. Ailelere Öneriler

  20. Öfke nöbeti geçiren çocuk inatçı, agresif, huysuz vb. kelimelerle etiketlenmemelidir. Yine buradan hareketle erkek çocukların

  21. Televizyon ve bilgisayar oyunlarının çocukların öfke kontrolü becerisini olumsuz şekilde etkilediği unutulmamalı ve bu nedenle çocukların izledikleri çizgi filmlerin, oynadıkları oyunların içeriği ebeveynleri tarafından bilinmeli hatta mümkünse birlikte izlenmelidir. Böylece olumsuz bir sahne üzerinde çocukla konuşabilme fırsatı da elde edilmiş olur.

  22. Öfkeyi ifade etme şeklinin öğrenildiği unutulmamalıdır. Anne baba ve yakın çevresi öfkesini kontrol ederek, doğru şekilde ifade ederek çocuğa iyi bir model olmalıdır.

  23. Tüm duygular normaldir, kabul edilebilirdir. Öfkesini ifade etme şekli doğru olmasa da çocuğun duygusu anlaşılmalıdır.

“Çok kızmış olmasın”

“ Oyuncağını evde unuttuğun için çok üzüldün” vb.

  1. “Hayır” kelimesinin kullanımı azaltılmalıdır. “Hayır” yerine “Evet parka gidebiliriz ama daha önceden kararlaştırdığımız günde” , “Evet çikolata yiyebilirsin ancak akşam yemeğinden sonra “ vb.

  2. Çocuğu önceden bilgilendirmek önemlidir. Özellikle ev dışında yaşanan krizlerde örneğin alışveriş merkezine gidildiğinde oyuncak alınmayacaksa bu durum mutlaka gitmeden önce söylenmeli ve alışveriş merkezine ne için gidildiği anlatılmalıdır. Yaşanan olası bir öfke nöbetinde çocuğu kucaklayıp alışveriş merkezini terk etmek en uygunu olacaktır.

  3. Sağlıklı öfke kontrol becerileri öğretilmelidir.

  4. Öfkesini kontrol edemeyip uygun yollarla ifade edemediği için çocuğa sevilmediğini, istenmediği hissettirecek şekilde davranılmamalı. Çocuk her daim koşulsuz sevildiğini bilmelidir. Ne zaman destek alınmalı?

  5. Her gün 3 kereden fazla öfke nöbetine giriyorsa

  6. Sık sık kendisine veya çevresindekilere  zarar verici davranışları varsa

  7. Üzgün/ kızgın olduğu zamanlarda kendini sözel olarak ifade etmek yerine uygun olmayan yolları tercih ediyorsa

  8. Ve en önemlisi anne-baba olarak çocuğun öfkeli davranışları karşısında kendinizi kontroledemiyorsanız bir psikologdan destek  almanız önerilmektedir.

Selda Yıldırım

Uzman Gelişim Psikoloğu

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page