1. Yansımalar!
İlk olarak, bilgisayarda öğrencilerinizin en sevdikleri çizgi film karakterlerin farklı yüz ifadeleri yaptığı resimler bulun ve resimlerin çıktısını alın. “Üzgün Batman” gibi bir şey arattığınızda ne kadar çok seçenekle karşılaştığınıza şaşıracaksınız! Resimlerin çıktısını aldıktan sonra kalıcı olmaları için lamine ettirmenizi öneririm.
Daha sonra, öğrencilerinize önlerinde tutmaları için bir ayna verin ve yüz ifadelerini en sevdikleri karakterlerin ifadelerine benzetmeye çalışmalarını isteyin. Yüz ifadesini taklit ettikten sonra yaptıkları ifadeye uyan duygunun ismini söylediklerinden emin olun. Aynanın önünde her bir öğrenciye sıra gelmeli.
Öğrencilerinizin benzemeye çalışacakları geniş bir yelpazede duygu gördüklerinden emin olmak için arkası dönük bir kart seçmelerini isteyin, böylece dağılım rasgele olacaktır. Bu onların her seferinde mutlu birinin resmini seçmelerini önleyecektir. Öğrencilerimizin yalnızca bir ya da iki değil, pek çok duygunun yüz ifadesinin neye benzediğini öğrenmelerini istiyoruz.
2. Gerçek Hayattan Fotoğraflar!
Farklı duyguları betimleyen yüz ifadeleri yapan öğrencilerinizin fotoğraflarını çekmek için bir kamera kullanın ya da eğer öğrencileriniz yeterince sorumluluk sahibilerse sınıf arkadaşlarının fotoğraflarını onlar çekebilirler!
Başlangıç olarak öğrencilerin mutlu yüzler, üzgün yüzler, öfkeli yüzler ve şaşırmış yüzler yapmalarını isterim. Bu, mümkünse her duygu için çift sayıda öğrenci kullanmaya yardımcı oluyor.
Daha sonra öğrencilerinizin fotoğraflarını bastırıp, lamine ettirip oyun kartlarının boyunda kesebilirsiniz. Bu kartlar inanılmaz sayıda farklı şekillerde kullanılabilir!
Onları duyguları eşleştirme ya da pişti oynamak için kullanabilirsiniz. Çift sayıda öğrencinin aynı türde yüz ifadesini yapmasını sağlamak işte bu konuda yardımcı oluyor. Çocukların yüzlerini yere yayarak, üzerlerine çocuk oyunlarında kullanılan fasulye torbalarından atmalarını sağlayabilirsiniz. Fasulye torbası hangi kartın üzerine gelirse öğrenciler o duyguyu isimlendirebilir ve kendileri böyle hissettikleri bir zamanı düşünebilir ya da yüz ifadesini taklit edebilirler. Her öğrenciye bir kart seçtirebilir, kartta gördükleri ifadeyi taklit etmelerini ve arkadaşlarından da ne hissediyormuş gibi yaptığını tahmin etmelerini isteyebilirsiniz. Bu gerçek hayat fotoğraflarını kullanma etkinliği sadece hayal gücü ve yaratıcılıkla sınırlı!
3. Rol Yapma
İçlerinde çok fazla duygu bulunan metinler bulun (ya da yaratın)! Bunlarda zorluk yaşayan çocukları, onlarla aynı duyguyu sergilemesi gereken biriyle eşleştirin (metin her iki öğrencinin de aynı duyguya sahip olmasını gerektiriyor). Zorluk çeken öğrencinize örnek olacak ve yüzünün nasıl görünmesi gerektiğini hatırlatacak bir arkadaşının olması, siz onlara doğrudan sufle vermediğiniz için öğrencinin daha bağımsız hissetmesine izin verecektir.
4. Eski Minder Oyunu!
Teneffüslerde ya da beden dersinde eski minder oynadığımızı hatırlar mısınız? Birisi eski minder tekerlemesini söyler ve tekerleme bitiğinde herkesin bir poz vermesi gerekir. Bu oyunu da aynı şekilde oynayabilirsiniz fakat öğrencilerinizin bir duyguyla eşleşen bir yüz ifadesi yaparak donmasını sağlayın. Onları yüzünüzde kocaman bir gülümseme ile kollarınızı havaya kaldırarak heyecanlanmış ya da gururlu bir ifade örneği gösterebilirsiniz.
Biraz zıtlık için, öğrencilerinize elleri kalçalarında ve yüzlerinde çatık kaşlı bir ifadeyle yapabilecekleri öfkeli ya da kızgın ifadeyi gösterin. Bedenlerimizi ve yüzlerimizi bir duyguyla eşleşecek biçimde şekillendirmenin o kadar çok yolu var ki!
5. Film: Ters Yüz!
Kaynak : Hojo's Teaching Adventures